Erotik Fikra 10
Erotik Fıkra Sayfa 10Fıkra Adı..:Çocuğumuzun adı ne olsun
Kız hayatında ilk defa bir partiye gidecekmiş,annesi o aksam kızına öğüt veriyormuş.
-Kızım bak sen bu partileri bilmezsin burada çapkın erkekler olur seninle yatmak için her şeyi yaparlar eğer böyle bir şey olursa ona çocuğumuzun adı ne olsun diye sor hemen telaşlanır ve senden uzaklaşır. Neyse kız partiye gitmiş biraz sonra bir genç kızı dansa kaldırmış, dans ederlerken genç kızı okşamaya sarkıntılık yapmaya başlamış. Kız hemen "çocuğumuzun adı ne olsun" demiş, genç tırsmış ve gitmiş. Bir sure sonra başka bir genç gelmiş yine aynı sarkıntılıklar başlamış kız yine "Çocuğumuzun adı ne olsun" demiş ve genç yine panik bir şekilde kaçmış, biraz sonra bir genç daha gelmiş, dansetmeler falan derken yine aynı sarkıntılıklar başlamış, kız yine "çocuğumuzun adı ne olsun demiş ama değişen bir şey yok daha sonra dışarı çıkıp ıssız bir yer bulmuşlar kız yine "Çocuğumuzun adı ne olsun" demiş gençte yine bir şey yok biraz sonra genç kızın elbiselerini çıkarmış kız yine "Çocuğumuzun adı ne olsun" gençte yine bir şey yok genç kızla sevişmeye başlamış kız "Çocuğumuzun adı ne olsun" demiş genç yine sessiz bir süre sonra genç işini bitirmiş kız yine "Çocuğumuzun adı ne olsun" demiş. Genç kalkmış prezervatifi çıkarıp bir düğüm atmış "Buradan çıkabilirse David Cooperfield olsun"
Fıkra Adı..:Aşk Elbisesi
Fadime kızını evermiş, düğünden sonra bir hafta geçmiş ses yok
-Ula ha punlarin sesi soluğu cikmiy ? Pen pugun bi dolanacagum demiş ; kadın yeni evlilerin kapısını çalmış... Kızı kapıyı açmış ki ne görsün kadın, kız çırılçıplak:
-Uyyyy ha pu nedur usagum? Ayuptur da! Kızı:
- Aaaa ne kadar geri kafalısın anne, bu aşk elbisesi.. Kadın töbe töbe diye içeri seğirtecek olmuş bakmış damat geliyor:
-Ooo anne hoş geldin? Kadın yüzünü gözünü nereye kaçıracağını bilmiyor, çünkü damat da anadan uryan..
-Pu ne rezulluk diyecek olmuş , Damat hemen:
-Aaaa ne kadar geri kafalısın anne bu aşk elbisesi demiş Çaresiz Fadime bir koşuda almış soluğu evde. Almış Fadime�yi bir düşünce. Acaba demiş, gerçekten ben geri kafalı mıyım. Sonra yatmış aklına. Üstünde başında ne varsa soyunup dökünmüş. Başlamış evde çıplak dolaşmaya. Akşamüstü kapı çalınmış, Fadime bakmış ki camdan Temel, saçını başını düzeltmiş, açmış kapıyı. Fadime yi bu halde gören Temelin gözler yerinden fırlamış:
-Ula nedur, gafayi mi yedun da?
-Hih demis Fadime Temele, ne gadar geri gafalusun, ha bu aşk elbisesidur, Temel:
-A bari utuleseydun oni.......
Fıkra Adı..:Muço
Hasan Ağa'nın üç oğlu bi de kız varmış. En küçük oğlu kara, kurunun sıska, kısa boylu bi şeymiş. Adı da Muço. Hasan Ağa bir gün kahveye oturmuş ama çok neşeli. kahveci merak etmiş. Ya Hasan Ağa bu gün pek neşelisin? Hasan Ağa; sorma gardaş demiş. Benim büyük oğlam varya. Eeeee. Dün akşam bi sarşın getirdi afet. Ben miktiiim, büyük oğlan miktiii, ortanca oğlan miktiiii. (Eliyle yere doğru işaret ederek) Muço var ya Muço, Muço bile mikti. Aradan günler geçmiş, Hasan ağa yine kahvede neşeli. Kahveci sormuş; Ağa bu gün pek neşelisin? Hasan Ağa; sorma gardaş demiş. Benim ortanca oğlan varya. Eeeee. Dün akşam bi sarşın getirdi afet. Ben miktiiim, büyük oğlan miktiii, ortanca oğlan miktiiii. (Eliyle yere doğru işaret ederek) Muço var ya Muço, Muço bile mikti.Aradan yine günler geçmiş, Hasan ağa yine kahvede yalnız bu sefer suratından düşen bin parça.Kahveci sormuş; Ağa ne oldu hayırdır? Hasan Ağa; sorma gardaş demiş. Benim kız varya. Eeeee. Dün damat getirdi. Beni miktiii, büyük oğlanı miktiii, ortanca oğlanı miktiiii. (Eliyle tere doğru işaret ederek) Muço var ya Muço... Muço öldü.
Fıkra Adı..:Günahkar Rahibe
Bir rahibe günah çıkartmak için rahibin yanına gidiyor : * Rahibe : benim hayatımda bir erkek var ama orospu çocuğunun teki diyor. * Rahip soruyor :neden ona orospu çocuğu diyorsun. * Rahibe: çünkü o benim yanağımı okşayıp beni öpüyor. * Rahip rahibenin yanağını okşuyor ve öpüyor sonra soruyor böyle mi? * Evet diyor rahibe * Rahip : bu ona orospu çocuğu demeni gerektirmez. * Rahibe : Ama o benim elbiselerimi çıkartıp vücudumu da okşayıp öpüyor. * Rahip rahibenin elbiselerini çıkartıyor ve bir sure sevişiyorlar sonra rahip yeniden soruyor böyle mi? * Evet diyor rahibe * Rahip : bu da ona orospu çocuğu demeni gerektirmez. * Rahibe : ama o sonra bir güzel beceriyor beni. * Rahip bunun üstüne rahibeyi beceriyor tabii ki ve soruyor böyle mi? * yeniden evet diyor rahibe. * Rahip bu da ona orospu çocuğu demen için yeterli sebep değil. * Rahibe bu sefer bağırıyor : Ama o AİDS li imiş. * Rahip: "Vay orospu çocuğu."
Fıkra Adı..:Hesap
Adamın biri bir bankaya girmiş ve bankadaki görevli kadına "Amına kodumun bankasında boktan bir hesap açtırmak istiyorum " demiş. kadın bir anda böyle bir laf beklemediği için şaşırmış ve afallamış... "Affedersiniz anlayamadım tekrar eder misiniz ?" demiş. Bunun üzerine adam "Amina kodumun bankasında boktan bir hesap açtırmak istiyorum" demiş tekrar kadın çok bozulmuş ve " Aman beyefendi sözlerinize dikkat edin lütfen ve lütfen ne istediğinizi kibarca söyleyin " demiş.Neyse adam da hiçbir değişme yok ayni lafı tekrar tekrar söylemiş...En sonunda bankodaki kadın dayanamamış ve "Ben sizi müdürümün yanına götüreyim derdinizi ona anlatın" demiş. Müdürün yanına gitmişler adam gene ayni şekilde müdüre isteğini iletmiş. Mudur "Beyefendi elemanım son derece hakli bu şekilde konuşursanız korkarım size yardımcı olamayacağım, lütfen bu şekilde konuşmanızın nedenini anlatır misiniz?" demiş. Bunun üzerine adam "Azına sıctımın sayısal totosundan en büyük ikramiye bana çıktı ve bunu amina kodumun bankasında boktan bir hesap açtırarak değerlendirmek istiyorum" demiş... Bu lafı duyan mudur eliyle bankodaki bayanı işaret ederek yüksek sesle adama " VE BU ORROSPU SIZE YARDIMCI OLMUYOR HAA...? "
Fıkra Adı..:Biz Dönmeyiz
Temel ve Dursun bir akşam otobanda iki sarışını arabalarına alırlar ve ıssız, kuytu bir yere gitmek için basmışlar gaza... Yarım saat sonra gidecekleri yere yaklaştıklarında sarışınlardan biri der ki :
- Şimdiden söyleyelim, biz dönmeyiz. Temel kendinden emin,cevap verir :
- Valla bu kadar geldikten sonra biz de dönmeyiz....!!
Fıkra Adı..:PAPAGAN
Kadının biri bir hayvan dükkanına girmiş.Papağanlardan birini çok beğenmiş ve tezgahtara fiyatını sormuş.Adamda "10 milyon ama size o hayvanı önermem çünkü bize de genelevden geldi.Ağzı çok bozuktur." demiş.Kadın bos ver deyip papağanı satın almış,eve getirmiş.Papağan başlamış "Oooo..yeni ev,yeni mama.." Kadın bozuntuya vermemiş.Sonra evin kızları gelmiş.Papağan "Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye.." demiş.Kadın biraz bozulmuş.Sonra kadının erkek çocukları gelmiş.Papağan "Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye..yeni müşteriler" demiş.Kadın bu sefer bayağı bozulmuş.Sonra kadının kocası gelmiş.Papağan yine başlamış"Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye..yeni müşteriler..vee..ooooo..MEHMET ABI HOSGELDIN!!"
Fıkra Adı..:SULTAN'NIN MEMELERI
Ahmet sarayın hizmetkarlarından biri.. Yıllardır Kraliçeyi görür ve onun göğüslerine hayran olurmuş.. Artık bir saplantı halini almış Kraliçenin göğüslerine dokunmak, öpmek.. Tüm cesaretini toplayıp haremağasına açılmış.. "Bana sultanin memelerini koklat.. Ömür boyu biriktirdiğim bin altın senin" demiş.. Harem ağasının aklı yatmış bu karlı ise..Kenar mahallelerde tanıdığı bir simyacı, büyücü karşımı bir kadın varmış.. Ona gidip bir losyon hazırlatmış ve bu losyonu, Kraliçenin o gün banyodan sonra giyeceği korseye iyice sürmüş.. Sultan çıplak tenine korseyi takınca, losyon etkisini hemen göstermiş.Memeleri yangın yeri gibi yanmaya başlamış.. Saray doktorları merhemlerle, ilaçlarla çare bulamamışlar.. Kraliçe acıdan, kaşıntıdan, yanmadan ölecek.. Harem ağası ortaya çıkmış ve padişaha "Saray hizmetkarlarından Ahmet, derdinize derman olabilir. Onun salyası, her şeye iyi geliyor. Tek çare, Ahmet'in dili.. Kraliçemizi ancak o kurtarır, eğer izin verirseniz" demiş.. Padişah çaresiz çağırmış Ahmet'i hareme.. Ahmet bir saate yakın sultanla yalnız kalıp muradına ermiş... Ne var ki söz verdiği halde 1000 altını harem ağasına vermeye yanaşmamış.. "Bu olayı açıklarsan ikimizin de kellesi gider. Bunu göze alamazsın.. Hadi bakalım, çek arabanı" demiş, haremağasına.. Çok kızmış harem ağası.. Öyle kızmış ki.. Ertesi gün ayni yakıcı losyonu padişahın, banyodan sonra giyeceği donuna iki kat sürmüş..
Fıkra Adı..:Eski Eşler
Adam yolda iki yıl önce boşandığı karısına rastlamış.. Birbirlerini yıllar sonra görünce heyecanlanmışlar, ayaküstü zamanın nasıl seçtiğini anlamadan yapılan sohbetten sonra, "Birlikte bir akşam yemeği yesek.." demiş adam, "Sonra da benim evime gideriz.. Biraz şarap ve nasıl söylesem.. Biraz aşk..!" Ancak cesedimle sevişebilirsin!" demiş kadın.. "Off! Tatlım!" demiş adam, "Seks yapma şeklini hiç değiştirmemişsin!"
Fıkra Adı..:patlıcan
Yaşlı Amerikalı bir turist Türkiyeyi ziyaretinden sonra geri döndüğünde karısı sormuş.
-Türk mutfağı meşurmuş,sen neler yedin ,bir şey öğrenebildinmi demiş? Kocası
-evet,Karnı yarık.
-O nedir?demiş karısı.
-Valla pişmemişi benimkine,pişmişi seninkine benziyor!
Eğitim Kariyer Diploma Yurtdışı Eğitim Okul
Fıkra Adı..:Çorbayı sakın dökmeyin
Temel evli ve 3 çocuğu vardır. Bir gün köyden annesi, babası, kaynanası, kayınpederi, baldızı, kardeşleri ve kayınçosu misafir gelirler. 3 gün 5 gün derken 1 ay olur hiç birinin gitmeye niyeti yok, bu arada Temelde karısına iyiden iyiye hasret, bir gün dayanamaz ve
-"Ula Fadime, haçan bu is böle olmaz da."
-"Ya ne yapacaz"
-"Aksam sen yemekte çorba yap, benim tabağıma koyarken üzerime dök, temizlemeye beraber tuvalete gidelim ve isi bitirelim" der. Aksam olur anlaştıkları gibi Fadime çorba yapar ve servis sırasında temelin üzerine döker. Temel:
-"Ula salak kari. Tikkat etsene, yürü tuvalete yardim et bağa. sunu bi temizleyelim" der ve tuvalete giderek başlarlar sevişmeye. O sırada temelin küçük oğlu Dursun merak ederek onlara bakmaya gelir ve o halde görünce korku ve telaşla masaya geri döner ve:
-"Aman ha.. her kez çorbasını dikkatli içsin, yoksa babam çorbayı dökeni sikiyor"
Fıkra Adı..:Ne İncesi Ne Kalını...
İnce uzun penise karşı, kısa kalın penisin daha iyi olduğunu idda eden iki hayat kadını amansız bir kavgadan sonra hakim karşısına çıkarlar. Her iki tarafı dinleyen hakim karar için davayı ileri bir tarihe atar. Sorunu bir türlü çözemeyen hakimin gecesi gündüzüne karışmıştır. Bildiği bütün kitapları tekrar tekrar araştıran hakimin bitkin halini gören karısı yardımcı olup olmayacağını sorar kocasına. Karısına bir iki defa kendisini ilgilendirmediğini söylemesine rağmen sonunda dayanamaz ve içinde olduğu problemi karısıyla paylaşır. Karısı çok sakin bir edayla kocacım kafanı yorduğun şeye bak ; Ne ince uzun olanı, ne de kalın kısa olanı ; önemli olan içinde çok kalanı der. Hakimin yüz ifadesinde artık rahatlık belirtileri görünmüştür. Dava günü geldiğinde taraflar tekrar dinlenir, yine birsürü gürültü kopar, hakim bağrarak, yeter artık ne ince uzun olanı, ne de kalın kısa olanı ; önemli olan içinde çok kalanı der. Dava düşer, hakim mutludur ancak hanımlardan biri çıkışta yanına gelir, hakimi tebrik ederek bu cevabı hangi orospudan öğrendiğini sorar!!!!!!!!!!
Sayfa : 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13